Kayıtlar

2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İçimdeki Müzik - Sharon M. Draper Kitap yorumu

Resim
İçimdeki Müzik Sınıfta öğretmeniniz bir soru sorduğunda doğru cevabı bildiğiniz halde söyleyemediğinizi düşündünüz mü hiç? Nasılsın sorusuna basit bir iyiyim diyemediğinizi? Suyu tek başına içemediğinizi? İp atlayamadığınızı ya da merdivenleri inemediğinizi? Bir kalemi bile tutamadığınızı? Bu kitapta bir Stephen Hawking anlatılıyor aslında…hem de onun içsesiyle… sadece bir kız ve adı Melody. Kitabı maalesef okulun ve günlük hayat tempomun yoğunluğundan dolayı oldukça geç bitirdim. Ama güzel bir yanı vardı ki ne zaman elime alıp kaldığım sayfaya baksam her kelime birer birer aklıma düştü. Bir öğretmen olarak bu kitap bana güzel bir ayrıcalık kattı: içsesler. Hepimizin içsesleri var. içimizden konuşuyoruz, düşünüyoruz, tartışıyoruz… ve bizim olduğu gibi başkalarının da –özellikle çocuklarımızın- içsesleri var. Kitapta anlatılan Melodi (aslında Melody ama ben Türkçe isim olarak düşünmeyi daha çok sevdim J ) 11 yaşında “bedensel engelli” bir çocuk. Sadece bedensel ol...

Kişisel Gerilim - Dişisel Gerilim - İdil Hazan Kohen kitap yorumu

Resim
Tüm kişisel gelişimleri bir kenara bırakın.. Çünkü siz bırakmazsanız bu kitap kesinlikle bıraktıracak :)  - ..."sizin yüzünüzden. Birinin enerjisi var, diğerinin meleği, öteki desen şifacı...ben de bir şeye sarmalıyım. Ama yine de gerçekçiyim. Hobbitsek hobbitiz, ortalarda elf diye gezmenin manası yok. Hele hele elfi yanında gezdirmenin hiç manası yok! - ahh takamadı şu kız parmağa o yüzüğü ondan takıntı yaptı bu filmi..." İki günde güle eğlene yeri gelince kahkahalarla yeri gelince düşünerek okudum bitirdim bayram seyran demeden hem de :)  Kocan Kadar Konuş tarzında sade ve akıcı bir üslupla yazılmış ayrıca 270'er sayfa kadar kitaplar ve elinize almanızla 150'lere gelmeniz bir oluyor :) Konusu ise şu şekilde;  30ların başlarında toplumun evlenme tek taş baskısına maruz kalan ama bu baskıyı en çok tuhaf arkadaşlarından gören Dila anlatılıyor, öyle esprili öyle kıvrak zekalı ve löm sözlü ki sormayın..  Bol bol Dila'nın iç sesini d...

Dr. Jekyll ile Bay Hyde - Robert Louis Stevenson kitap yorumu

Resim
İş Bankası Kültür Yayınları'na ayrı bir sempatim var ve bu yüzden çoğu klasik eseri İş Bankası yayınlarından almaya gayret ediyorum. Hem baskısı hem sayfa kalitesi hem de kapakları, özellikle de seçimleri güzel. Velhasıl, gelelim kitabımıza... Bir modern klasik: çoğunuzun duyduğu (özellikle Kore dizileri sevenleri Hyde, Jekyll and Me isimli Hyun Bin'in dizisinden daha da iyi bilip, aşina olduğu) bir eser. Eser diyorum çünkü gerçekten, psikolojik irdelemesiyle, farklı bakış açısıyla tam bir eser. Kitap, bir avukatın gözlemleri, düşünceleri ile üçüncü bir şahsın ağzından anlatılıyor. Anlaşılır ve akıcı bir üslubu var. Kitabın baş karakterleri Dr. Jekyll ve onun kaybolması durumunda mirasının tamamını bıraktığı Bay Hyde hakkında. Aslında daha çok insanların görür görmez olumsuz ve ürkütücü duygular hissettiği Bay Hyde'ın gizemini çözmeye çalışan Avukat Utterson'ı da anlatıyor. Kitaba başladığımda Dissosiyatif bozukluklar (çoklu kişilik bozukluğu)...

GöremediğimizTüm Işıklar - Anthony Doerr Kitap yorumu

Resim
Bayram seyran demedim sondan bir önce bitirdiğim kitapla geldimmm hem de 2014 Pulitzer ödüllüsünden bir kitapla :)  Kitabın kapağındaki şehir, olayların çoğunu ve en önemlilerini okuyacağınız Fransa'nın Saint Malo şehri. Kapağı açtığınızda karşınıza çıkan cümlelerin bir kaçı ise şunlar; "Anthony Doerr dünyayı bir bilim adamı görüp, bir şair gibi yorumlayabilen bir yazar...." "Kendisini asla unutturmayacak kadar güzel." Tam 570 sayfa. Dolu dolu, bir satırı atlarsanız çok şey kaçıracağınızı düşündüren, sizi yoğuran, düşüncelerinizi yoğuran, hayal gücünüzü yoğuran, ikna olma kapasitenizi zorlayan, meraklandıran ve sanki her şey gözünüzün önünde oluyormuşcasına  büyüleyen bir eser. Bir kaç alıntı ile başlamak istiyorum: "Doğuştan katarakt. Her iki gözünde de. Düzeltilmesi imkansız, demişti doktorlar. 'Bunu görebiliyor musun?' diye sormuşlardı. 'Bunu görebiliyor musun?'. MArie-Laure hayatının sonuna kadar hiçbir şey g...

Ağustos'ta okuduklarım :)

Resim
Biraz geç kalınmış bir okuduklarım yazısı :) Ağustos benim için fena değildi, verimliydi ve toplam 11 adet kitap okudum, okuduklarımı da bir hayli sevdim. Yani pişman olduğum, "ne diye sanki bu kitabı okudum ki, okumasam da olurmuş!" dediğim bir kitapla karşılaşmadım. Okuduklarımın bir kısmının yorumunu zaten okuduktan kısa süre sonra bloga yazı olarak yazmıştım. Fakat bu yazımda genel bir değerlendirme, puanlama yapabilirim sanırım. :) 10 üzerinden okuduklarıma puan verirsem sıralama şu şekilde oluyor; Şampiyon (Marie Lu) 10/10 5. Dalga ve Sonsuz Deniz (Rick Yancey) 10/10 Yağmurla Gelen Mutluluk (Amber L. Johnson) 10/10 Olağanüstü Bir Gece (Stefan Zweig) 10/10 Bir Tutam Aşk (Bennu Yar) 9,5/10 Gül ve Avcı (Asude) 9/10 İki Yabancı Olmadan Önce (Reneé Carlino) 8/10 Aşk Nerede? (Ayşe Ayhan) 8/10  Baharın Peşinde (R.S. Grey) 7.5/10 Sahte Romeo (Leisa Rayven) 7/10 Orada hemen yan tarafta görmüş olduğunuz "Göremediğimi...

Yağmurla Gelen Mutluluk - Amber L. Johnson - kitap yorumu

Resim
Bu kitabı sevdiklerinize hediye edin, kütüphanenize kesinlikle koyun ve her yıl bir iki kez okuyun :) Öyle güzel ki... Kitabın sol üst köşesine yazmışlar, "Bir gün oğlumun yaşamasını isteyeceğim türden bir aşk hikayesi." diye. Ben düzelterek kendi adıma söylüyorum, "Bir gün yaşamak isteyeceğim türden bir aşk hikayesi..." Hayatın nasıl ve kiminle olsun istersin diye sorsalar önlerine bu kitabı koyardım.  Kitap çocukluğunda tanışan ve araya oldukça uzun bir zaman girse de birbirini hiç unutmayan iki kişi hakkında.  Biri Colton, asperger sendromlu, resim konusunda üstün zekalı ve çocukluğunda ilk gördüğünden beri hep Lilly Grace'i soran bir asosyal... Diğeri Lilly Grace, normal diye tabir edilen herkes kadar normal liseli bir kız. Yıldırımın onda bıraktığı ağacımsı büyüleyici iz hariç tabi normalliği... ve sabrı...sevgisi... Colton ve Lilly'nin sakin hayatlarını anlatıyor aslında kitap ancak ayraçta yazdığı gibi "Söz konusu aşksa, sıradan ...

Şampiyon - Marie Lu kitap yorumu (Efsane serisi)

Resim
Day, yumuşak bakışlarıyla yüzümü aradı. Sonra da başını salladı. "Seni eskiden tanıyordum," diye mırıldandı. "Uzun zaman önce. Nereden bilmiyorum ama sebebini sanırım biliyorum." Ben de nazikçe, "Nedenmiş peki?" diye sordum. Bir an sessizce bekledi. Sonra da bir adım atıp sol gözündeki o küçük kusuru görebileceğim kadar yakına geldi. Biraz güldü ve yanakları pembeleşti. "Özür dilerim. Bu çok garip gelebilir." Sanki bir sisin içine kaybolmuştum. Uyanmaya cüret edemediğim bir rüya gibiydi. "Ben..." diye başladı, sanki doğru kelimeleri arar gibiydi. "Uzun zamandır kaybettiğim bir şeyi arıyordum."  *** Aranızda Efsane Serisini okuyan var mı? Ben tamamını okudum ancak ikinci kitap Deha öyle bir şekilde bitti ki, Şampiyon için kendime güvenemedim. Zira boğazım düğüm düğümdü... Aslında çok ağlayan birisi değilimdir kitaplarda ama bu seri...beni bir hayli etkiledi. ilk olarak biraz seriden bahsedeyim. Efsane-Deh...

Gül ve Avcı - Asude kitap yorumu

Resim
-evet evet biliyorum oldukça uzuuun bir zamandır yoktum ama bugün yokluğumu kapatmaya niyetliyim :)  - Sizi bilemem ama geçen yıl Beni Sev Diye kitabı ile keşfettiğim ve bayıldığım ASUDE'nin bende yeri başka.  Yazarın sımsıcak bir anlatımı var, bu da kitabın ilk sayfalarından içine girmenize, muhteşem bir yolculuğa çıkmanıza imkan sağlıyor. Ki yazarın kendisi de sımsıcak bir insan, candan, içten ve samimi, bunu rahatlıkla söyleyebilme nedenim ise Eskişehir kitap fuarında bizzat tanışıp 15 dakika kadar sohbet etmiş olmam :) Size burada bahsedeceğim kitap da Asude'mizin ilk yazdığı kitap olan "Gül ve Avcı". Öncelikle hiç öyle günümüzden bir zaman beklemeyin kapağında da yer aldığından tahmin edeceğiniz üzere kitap 1835 ve civarındaki yıllarda üstelik İngiltere'de geçiyor. Bir Türk yazarın kendi kültürünü, ülkesini ve zamanını aşarak başka bir kültürde yazması pek alışık olduğumuz rastladığımız durumlardan değil, sanırım bu yönden de farklılık ...

Öldürmek İçin Mükemmel Bir Gün - Mario Mazzanti - Kitap Yorumu

Resim
Waouww!!  Öncelikle.. Son ana kadar merakla, heyecanla ve tüm karakterleri kendi kafamda mahkum ederek sayfaları çevirdim. Yazar Mario, Süpper Mario olduğunu kanıtladı bana.  Yazarın dili sade ve akıcı, olayları bir kişiden değil, bir sürü kişiden dinliyorsunuz. Bir film izliyormuş gibi. Ama öyle böyle bir film değil, sağlam cinayet-dedektif-polisiye-aksiyon filmi gibi. Aslında düşününce gerçek manada bir aksiyon yok. Yani öyle uçan tekmeleri, yumruklar yok, Aksiyon okuyucunun beyninde gerçekleşiyor. Her sayfada farklı bir teori, farklı bir katil seçiyorsunuz. Kesin şudur, yok yok bu da değil, bence bu adam, ahh yok ya bu da mı değilmiş...ve sonunda BAM! 180 km/sa hızla giden bir aracın camına yapışan sinek gibi oluyorsunuz kitabın sonunda. Evet söyleyeyim size baştan isterseniz "katil uşak!" :p :)) Kitap bir cinayetle başlıyor ve mekan İtalya.  Bir cinayet, daha çnce olan ve sürekli tekrar eden ama bir türlü sonuca ulaşılamayan bir sürü cinayet vaka...

Okuoku.com siparişim :)

Resim
Ağustos ayı başında verdiğim ayın ilk okuoku.com siparişi iştee :) Bir-iki güne gelecek başka siparişlerim de var ama bunu paylaşmamıştım hazır aklımdayken paylaşayım dedim :) Şeftali Kokan Bir Yaz serisinin ilk iki kitabı elimde vardı, serinin tek eksiği de son kitaptı bu yüzden seriyi tamamladım ve kitabı aldım. Toz ve Kül kitaplarını baskılarından ve hemen herkesin rafımda gördüğümden dolayı merakla aldım. Şanslıydım çünkü bu ay okuoku.nun 9.90 kampanyasında bu kitaplar vardı. Tabi Ev kızı Evren de 9.90 kamanyasından elime geçen bir kitap. Henüz bu kitapları okumadım ama okuduğum ilk fırsatta yorumlarını buraya yazacağım :) Tabi okuoku.com un en güzel yanlarından biri olan kitaplara özgü en az 10 ayraç ile okuoku ayraçlarından göndermesi de bir başka güzellik. Ayraçlarına bile bakıp, hayran olup kitabı araştırıp listeme kitap ekliyorum. Sanırım bu hastalık boyutunu da geçmeye başladı :) Şikayetçi olan var mı???!!! :) 

Bir Tutam Aşk-Bennu Yar- Kitap yorumu

Resim
Ve son okuyup bitirdiğim, ayrıca bayıldığım kitapla karşınızdayım yeniden :) Sanırım ağustos ayının en uzun kitabı da bu kitap olacak. İçeriğinden bahsetmeden önce kitabın dışına olan hayranlığımı dile getirmeliyim. Martı yayınları harika bir iş yapmış, kapak tasarımı, sayfalarının kenarının renkli-yemyeşil-olması, ki bu yeşilin manasını da kitabın içinden buram buram yükselen muhteşem tarçın kokusunun da sebebini kitabı okurken anlıyor ve daha da çok sarılıyorsunuz kitaba, "Beni al ve hemen OKU!" diye çığlıklar atarken bu kitap benim daha fazla dayanmama izin vermedi. 640 sayfalık bir kitap ama sakın gözünüz korkmasın ben iki günde bitirdim. Ayrıca aldıktan sonra bir süre erteledim çünkü içini açıp da yazı puntosunu görünce bir an ürktüm. yazı puntosu biraz küçük, ama siz benim yaptığımı yapıp ertelemeyin! Bekletmeyin! Çünkü okurken konuya öyle bir kapılıp gidiyorsunuz ki "aa ben ne zaman 402. sayfaya geldim amaa...nasıl yani sabah mı olmuş?!" diye şaşırac...

5. Dalga ve Sonsuz Deniz- Rick Yancey

Resim
Önce 5. DALGA'dan başlıyorum yorumuma :) Seriyi uygun bir fiyata kutulu set olarak kitapyurdu.com dan aldım iyi ki de ikisini birlikte almışım dedim ilk kitabı iki günde bitirdikten sonra.  Kitabın açılış cümlesi Stephen Hawking'den: "Eğer uzaylılar bizi ziyaret ederse, sonuçlarının Kolomb'un Amerika'ya ilk ayak bastığındaki gibi olacağını düşünüyorum ki bu, Amerikan yerlileri için hiç iyi olmamıştı." İçinde hayat olan bir gezegeni ele geçirmek isteseniz bunu nasıl yapardınız? Dinazorların son tanık olduğu olayı yeniler miydiniz? yani bir göktaşı mı gönderirdiniz? Yoksa içinde var olan hayatı kendinize göre kullanmaya çalışıp, daha karlı bir iş mi çıkartırdınız?  Peki, düşmanınız hayatlarınızı, sahip olduğunuz ve size kalan tek şeyi yani insanlığınızı ele geçirmeye, sizi 'insanlıktan çıkarmaya' çalışan bir yığın uzaylı ise ve siz en sonunda kaybettiklerinizin ardından hayatta kalan son insan olduğunuz düşüncesine kapılmışsanız, nas...